Event Horizon
Olay Ufku
Olay Ufku
English translation will be here shortly!...
Neden - Sonuç. Evrendeki temel yasalardan birisidir. Nedensiz, ereği olmayan hiç bir nesne yoktur evrende. Var olan her şeyin bir işlevi, bir var olma sebebi vardır. Bir gezegenin var olma sebebi, astroidlerin, karıncaların, taşın, toprağın, her şeyin bir işlevi vardır. Ancak bütün bu nesneler bir nedeni de vardır.
Neden, ne sebeple var oldular? Bu nedenin ne olduğu konusunda insanlık olarak hiç bir fikrimiz yok. Gerçekten yok. Anlamaya çalıştığımız bu evrenin karşısında, bir gün çoğu şeyi çözsek bile belki de hiç cevaplayamayacağımız soru bu olacak: Neden? Bu evren ve içindeki herşey ne sebeple var oldu?
Gördüğümüz herşey aslında sonuç. Evren, onu oluşturan nesneler, taş, toprak, bitki, bunların hepsi birtakım reaksiyonların sonuçları. Her birinin de bir işleyiş biçimi var. Çiçekler açıyor, insanlar birşeyler üretiyor, kuşlar uçuyor, böcekler, gezegenler, galaksiler.... Bütün bunlara bakarak bir çıkartım yapmak aslında tıpkı bir olay ufkuna bakmaya benziyor.
Olay ufku, aslında bir astronomi terimidir. Genellikle görünmeyeni, çevresindeki görünenler ya da algılananlar vasıtasıyla görmeye anlamaya çalışma edinimi içindeki bir terimdir. Bunu bir örnekle açacak olursak: Kara delikler güzel birer örnek olabilirler. Kara delikler, ölmüş yıldızlardır. Ölen yıldızlar da kendi içlerine doğru çöker. Yıldızın bütün maddesi, bu çöküş sonucu olması gerekenin çok altında bir alana hapsolur. Çok büyük bir madde kütlesini çok küçük bir alana sığdırırsanız, evrensel çekim kanunu gereği, çekim çok artar. Öyle artar ki, uzayın, zaman-mekan örtüsünü büker. Herşeyi içine çeker. Işığı bile. İşte bu yüzden kara delikler görünmezdirler. Ama onların orada olduğu deliğin çevresindeki yıldızların, o bölgeye doğru sürüklenmesinden algılanabilir. Ancak bu algılama da bir sınıra kadardır. Çünkü deliğin çekim gücü, belli bir hattan, sınırdan sonra, nesneleri içine alır. İşte bu sınır ışığın da çekim alanına düştüğü sınır olması nedeniyle görünmezlik sınırıdır ki, buna olay ufku denir.
Evrene bakışımızda tam olarak buna benzemektedir. Çevremizdeki dönüşüm, değişim içinde olan herşey aslında bir bütünün parçasıdır. Aşağıdaki fotoğraflarda bu evreni anlamaya çalıştığım düşüncelerimin de eşliğinde gözle görülebilen, fotografik imgesi yakalanabilen bu bütünün bazı parçalarıdır. Asıl amaç görünenin ardına bakmak, görünmeyeni bir ölçüde görünebilir kılmaktır.
Aşağıda görülen GPS koordinatına sahip fotoğraflar (ki çok geniş bir arşivden örneklerdir bunlar) bu amaçla ortaya konmuştur
Galactic Stories - Galaktik Hikayeler
Galactic Stories - Galaktik Hikayeler
Object From Universe: Grass - Evrenden Nesne: Çim
Object From Universe: Grass - Evrenden Nesne: Çim
Hearing the Voice of Universe - Evrenin Sesini Duymak
Evren aynı zamanda bir sese de sahiptir. Çoğu insan bilir bu sesi ama ne olduğunu bilmez.
1978 yılında Nobel Fizik Ödülünü alan, Arno Penzias ve Robert Wilson, 1960 yılında, dev bir kulağı andıran anten inşa ederler. Amaçları, bir telefon şirketi olan Bell Labs için, parazitsiz, uzun mesafeli ses aktarımı için araştırma yapmaktır. Ancak, anten ile denemeler yapmaya başladıklarında, bir tuhaflık fark ederler. Cızırtı ve parazit söz konusudur. Anteni nereye çevirirlerse çevirsinler bu cızırtı hep duyulmaktadır. Bunun kaynağının araştırılması bilimsel bir keşif ile sonuçlanır.
Bütün evrende çınlayan, bir mikrodalga frekansı keşfedilir; (CMB- Cosmic Microwave Background). Bu mikro dalganın evrenin her yerinden eşit derecede gelmesi düşündürücüdür. "büyük patlama" teorisinin de yardımıyla, bu mikro dalganın, büyük patlamanın, evrende bugün bile çınlayan yankısı olduğu düşünülür.
Söz konusu mikrodalga, radyolarda cızırtı, televizyonlarda parazit görüntüsü olarak bildiğimiz olgunun ta kendisidir: evrenin yaklaşık olara 13.75 milyar dünya yılı önce attığı doğum çığlığının, 4.5 milyar yıl yaşındaki dünyamızdan duyulan yankısı...
13.75 milyar dünya yılı zamandan sonra bile bu çığlığı, küçücük bir el radyosuyla ve bir galerinin bile içinde duymak mümkündür.
Textures from Universe- Evrenden Dokular
Textures from Universe- Evrenden Dokular
Pulsar - Pulsar
Pulsarlar evrenin en ilginç parçalarıdırlar. Çok büyük olmayan bu gök cisimleri, yüksek oranda radyo aktiftirler ve kendi etraflarında çok hızlı dönerler. Dakikada 8-9 tam rotasyon. Ama aynı zamanda sanki dünyadaki şaşmaz quartz saatler gibi, belirli aralıklarla ve bu aralıklar hiç bozulmadan sinyal yayarlar uzaya. Tıpkı deniz fenerlerinin gece denizcilere yön tayininde yardımcı olması gibi, tıpkı bir denizaltının, suyun içinde ultrasonik sesiyle yön bulması gibi bu yıldızlarda belki bize gelecekte, uzayda seyir için yardımcı olacaklardır.
